EY-Parthenon, kurumsal şirket bölünmeleri ve holding satışlarına yönelik değer oluşturma stratejilerini açıkladı

Uluslararası danışmanlık, denetim, güvence, kurumsal finansman, strateji ve vergi hizmetleri şirketi EY (Ernst&Young) çatısı altında faaliyet gösteren EY-Parthenon (EYP) ile uluslararası finans kuruluşu Goldman Sachs, küresel kurumsal bölünmelere yönelik bir araştırma yayımladı. Araştırmaya göre; 2018-2022 yılları arasında gerçekleşen işlemlerin neredeyse yarısının değeri 5 milyar ABD dolarının üzerindeyken, 2012-2017 yılları arasında sadece üçte birinin değeri bu seviyede yer alıyor. Son dönemdeki şirket bölünme faaliyetlerinde sanayi ve sağlık sektörleri öne çıkıyor. 

Son 10 yılda %17 kurumsal bölünme yaşandı

Uzun yıllardır uygulanan kurumsal bölünme işlemleri, son dönemde portföy gözden geçirme stratejisi açısından yeni bir önem kazanmış durumda. Son 10 yıl içinde açıklanan işlemlerin yaklaşık %17’sini temsil eden oranın (30 küresel bölünme) yalnızca 2022 yılında gerçekleşmesi de bu durumu kanıtlar nitelikte. EY-Parthenon (EYP) ve Goldman Sachs, bölünme ve şirket birleşmeleri hakkında kapsamlı içgörüler ve veri analizleri geliştirmek üzere hazırladığı araştırmada portföy şekillendirmede kurumsal bölünmelerin doğru strateji ile nasıl değer oluşturduğunu ele alıyor. Günümüzde büyük bir hızla artan kurumsal bölünme faaliyetlerinin uzun vadede oluşturduğu değeri ortaya koyan araştırma, 2012-2022 yılları arasında gerçekleşen ve piyasa değeri 1 milyar ABD dolarından fazla olan 160’tan fazla küresel işlemin nicel analizinin yanı sıra, şirket ayrılıkları konusunda deneyim sahibi olan önde gelen yöneticilerle yapılan görüşmeleri bir araya getiriyor. 

Sadece maliyet tasarrufu yetersiz kalıyor

Araştırma, 160’tan fazla işlem üzerinde yapılan değerlendirmelere dayanarak, kurumsal ayrılmaların işlem kapanışından sonraki iki yıl içinde ilgili sektör endekslerine göre ortalama %6’lık bir bileşik fazla getiri sağladığını ortaya koyuyor. Bu getirinin bir kısmı, işletmelerin ya hedef olarak alım satım fırsatlarını değerlendirmesinden ya da M&A (birleşme ve satın alma) yoluyla büyümesinden kaynaklanıyor. 

 

En son EY CEO Görünüm Anketi’ne göre de küresel CEO’ların %48’i önümüzdeki 12 ay içinde aktif olarak bir elden çıkarma, bölünme veya halka arz gerçekleştirmeyi bekliyor. Araştırmada NewCo (yeni kurulan şirket) ve RemainCo (ana şirket) stratejilerine yönelik yol haritaları sunuluyor. Bu kapsamda yöneticilerin %60’ı RemainCo’yu iyileştirmek için sadece maliyetleri ortadan kaldırmaktan daha fazlasını yapmaları gerektiğini söylerken, %56’sı RemainCo’ya sürecin daha erken aşamalarında odaklanmaları gerektiğini belirtiyor.

Başarıya katkıda bulunan faktörler

Rapor ayrıca, şirket bölünmelerinde, değer yaratımının en üst düzeye çıkarılması için operasyonel dönüşümü kolaylaştıran özel bir yönetim odağının ve stratejinin uygulanması gerektiğine vurgu yapıyor. Raporda, sermaye piyasalarına bağımsız erişim ve ayrı bir öz sermaye para birimi oluşturulmasının önemi ele alınıyor. Aynı zamanda şeffaf, net ve odaklı iş modellerine sahip şirket yapılarının oluşturulması ve özkaynak hikayesi hakkında paydaşlarla açık iletişimin de uygulanması tavsiye ediliyor. 

Bölünmeler zaman, şeffaflık ve iş birliği gerektiriyor

Rapoda; kurumsal bölünmelerin, yeni şirketler (NewCo) ve geriye kalan ana şirketin (RemainCo) operasyonlarını yeniden yapılandırmaları için bir katalizör olarak kullanılabileceği belirtiliyor. RemainCo, daha hızlı ama daha az optimal olan “kopyala ve uygula” yaklaşımını benimsemekten ziyade yüksek değerli ve tamamlayıcı küçük dönüşümlere yönelerek büyüme ve brüt marjlar üzerinde etki sağlamaya odaklanabiliyor. NewCo açısından ise, liderlik ekiplerine belirli iş biriminin önceliklerine odaklanma fırsatı sunan kurumsal bölünmeler, ayrışma sürecinin erken aşamalarında açıklanmasıyla yöneticileri gözlemleme (shadowing) imkânı elde edebiliyor. Bu sayede NewCo ekibi, bir şirket yönetme konusunda deneyim kazarak etkili bir şekilde iletişim kurabilecek donanıma sahip olabiliyor. 

Diğer taraftan, raporda kurumsal bölünmelerin genellikle zaman aldığı ve maliyetli olabileceği belirtiliyor. Tamamlanmış işlemler üzerine yapılan araştırmaya göre; duyurudan kapanışa kadar olan süreç ortalama dokuz aydan uzun sürebiliyor. Bu sebeple; şirketlerin, zaman taahhütleri ve maliyetleri dengeli yürütmeleri öneriliyor. Ek olarak raporda, kurumsal bölünme sürecinde belirsizlikler olabileceği için düzenli ve şeffaf iletişimin, programın anlaşılmasını ve inancını oluşturmak için hayati önem arz ettiği vurgulanıyor. Ayrıca, hem NewCo hem de RemainCo tarafında hisse hikayelerini ana paydaşlara iletmenin, yeni kuruluşun halka açık şirket olma yolunda desteklenmesi ve ana şirketin kendini yeniden marka kimliğini konumlandırması noktasında kritik olduğuna dikkat çekiliyor.

EY-Parthenon Türkiye Bölüm Başkanı Özge Gürsoy Büyükavşar, konuyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: 

“Kurumsal bölünmelerin artık yalnızca bir yeniden yapılandırma aracı değil, şirketlerin stratejik çevikliğini artıran, hissedar değeri yaratan ve portföylerini geleceğe hazırlayan güçlü bir kaldıraç olduğunu söyleyebiliriz.  Bu araştırma, doğru zamanda ve doğru şekilde uygulanan bölünmelerin, karmaşık piyasa koşullarında bile net bir değer artışı sağlayabileceğini ortaya koyuyor. Bu süreçte, liderlik ekiplerinin yeniden yapılanan iş birimlerine odaklanması ve stratejik önceliklerin netleştirilmesi kritik rol oynuyor. Ayrıca, bölünme sürecinin erken aşamalarında yapılan doğru iletişim hem iç paydaşların hem de yatırımcıların güvenini pekiştiriyor. EY-Parthenon olarak, şirketlerin bu süreci yalnızca operasyonel değil, aynı zamanda organizasyonel ve finansal bir dönüşüm fırsatı olarak değerlendirmelerini teşvik ediyoruz. Bölünme sonrası oluşan yeni yapıların, daha yalın ve odaklı iş modelleriyle pazarda rekabet avantajı elde etmesi mümkün olacaktır.”

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bu Haberi Paylaşın
Başa dön tuşu