Okul, sadece eğitim değil sosyalleşme alanı…

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog İnci Nur Ülkü, çocukların okula uyum sürecinde sosyal becerilerin, ebeveyn ve öğretmen desteğinin önemini anlattı.

Sağlıklı bir sosyal uyum, çocuğun öğrenmeye daha açık olmasını sağlar!

Okul döneminin, çocukların hayatında yalnızca akademik öğrenmenin başladığı bir süreç olmadığını dile getiren Uzman Klinik Psikolog İnci Nur Ülkü, “Aynı zamanda sosyal becerilerin geliştiği, arkadaşlıkların kurulduğu ve çocuğun toplumsal hayata daha aktif bir şekilde adım attığı çok önemli bir evredir.” dedi.

Bu süreçte en çok dikkat edilmesi gereken kavramlardan birinin de sosyal uyum olduğuna dikkat çeken Ülkü, “Sosyal uyum, çocuğun yeni okul ortamına, öğretmenine, arkadaşlarına ve kurallara alışmasını ifade eder. Çocuğun kendini güvende hissetmesi, iletişim kurabilmesi ve grup içinde kendini ifade edebilmesi bu sürecin temel taşlarıdır. Sağlıklı bir sosyal uyum, çocuğun hem okuldan keyif almasını hem de öğrenmeye daha açık olmasını sağlar.” açıklamasını yaptı.

Çocuğa zaman tanınmalı ve güven verilmeli!

Okula yeni başlayan çocukların ilk günlerde çeşitli zorluklarla karşılaşabileceğini hatırlatan Uzman Klinik Psikolog İnci Nur Ülkü, “En sık rastlanan durum, ayrılma kaygısıdır. Anne ve babadan ayrılmak, birçok çocuk için zorlayıcı olabilir.” dedi.

Çocukların, kalabalık ve kurallı bir ortama alışma güçlüğü, yeni arkadaşlar edinme konusunda çekingenlik ya da öğretmenle iletişimde tedirginlik de yaşayabileceklerini kaydeden Ülkü, bu noktada ebeveynlerin ve öğretmenlerin çocuğa zaman tanımasının, sabırlı olması ve güven verici bir tutum sergilemesinin çok önemli olduğunu aktardı.

Utangaç çocuklar aile ve öğretmenleri tarafından desteklenmeli!

Her çocuk farklı olduğunun altını çizen Uzman Klinik Psikolog İnci Nur Ülkü, “Bazı çocuklar yeni ortamlara kolay adapte olurken bazıları daha içine kapanık olabilir.” dedi.

Utangaç çocukların uyum süreçlerinde aile ve öğretmenleri tarafından desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Ülkü, şunları söyledi:

“Öğretmenlerin küçük gruplar halinde oyunlar organize etmesinin, sınıfta sorumluluk vererek özgüvenlerini desteklemesi faydalıdır. Ayrıca drama çalışmaları, grup oyunları, paylaşım etkinlikleri ve işbirliği gerektiren aktiviteler, çocukların iletişim becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur.

Ebeveynlerin çocuklarını bu süreçte nasıl dinlediği çok belirleyicidir. Çocuğun yaşadığı duyguları küçümsemek yerine anlamaya çalışmak gerekir. ‘Bunda büyütülecek bir şey yok’ demek yerine ‘seni anlıyorum, bu senin için zor olabilir’ gibi empatik ifadeler kullanılmalı. ‘Bugün seni en çok ne mutlu etti?’ gibi açık uçlu sorular sorarak çocuğun gününü anlatmasına fırsat tanımak hem duygularını ifade etmesini kolaylaştırır hem de ebeveyn-çocuk iletişimini güçlendirir.”

Yeni bir okula başlamadan önce çocuğun okulu ziyaret etmesi uyumu kolaylaştırır!

Bazen çocukların farklı bir okula geçiş yapmak zorunda kalabildiklerine değinen Uzman Klinik Psikolog İnci Nur Ülkü, “Bu değişim, çocuğun eski arkadaş çevresinden ayrılması anlamına geldiği için kaygıyı artırabilir.” dedi.

Yeni okula başlamadan önce çocuğun okulu ziyaret etmesinin, sınıfı ve öğretmeni tanımasının uyumu kolaylaştıracağını ifade eden Ülkü, sözlerini şöyle tamamladı:

“İlk günlerde öğretmenle yakın iletişimde olmak, eski arkadaşlarıyla bağlarını sürdürmesine izin vermek de çocuğun duygusal dengesini korumasına yardımcı olur.

Sonuç olarak, okula uyum süreci yalnızca çocuk için değil, aynı zamanda ebeveyn ve öğretmen iş birliği için de kritik bir dönemdir. Çocuğa güvenli bir alan sunulduğunda, sabır ve anlayışla destek olunduğunda sosyal uyum daha kolay gerçekleşir. Böylece çocuk okuldan keyif alır, öğrenmeye daha açık olur ve sağlıklı sosyal ilişkiler geliştirebilir.” 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bu Haberi Paylaşın
Başa dön tuşu